haber
- 02 2020eylul
Rize Güneysu Millet Bahçesi’nin projelendirilmesinde yerel ve özgün değerlerin tespiti, geliştirilmesi ve ürüne dönüştürülmesine dayalı bir çözümleme süreci benimsediklerini söyleyen Peyzaj Mimarı Cemil Hamdi Okumuş, temel stratejilerinin yatayda ve düşeyde yeşil alan sürekliliğini sağlamak olduğunu belirtiyor.
Yerel Değerler Ürüne Dönüştürüldü...
Bölgede daha önce çalışmış bir ekip olarak Rize Güneysu Millet Bahçesi’nin projelendirilmesinde, yaptığımız her işte olduğu gibi yerel, özgün değerlerin tespiti, geliştirilmesi ve ürüne dönüştürülmesini kapsayan yoğun bir ilk adım/çözümleme süreci geçirdik. Bahsi geçen süreç, alanın tipik/ayırıcı fiziksel ve kültürel özelliklerini keşfe çıktığımız bir yolculuktu. Bu niyetle esin kaynağımız; buram buram Karadeniz kokan kara üzüm çardaklarının altında edilen sohbetler, dalından koparıp yemenin keyfine doyamadığımız mandalina ağaçları, dik yamaçlarda yetişen çay bahçeleri, etkili/göze çarpan cepheleriyle yamaçlara ve tepelere serpilmiş, dolma taş ve ahşap karışımıyla inşa edilen yöre evleriydi diyebilirim. Proje özelinde izlediğimiz temel strateji; yeşile ve dereye açılan koridorlar, kıyı ile ilçeyi birleştiren sirkülasyon ağları, yatayda ve düşeyde yeşil alan sürekliliğinin sağlanmasıydı. Bu bağlamda, sınırlarını kara yolları, duvarlar, bariyerlerin belirlediği, içine kapanık ve yakın çevresiyle ilişki kurmayan proje alanı, yaya öncelikli ve geçirgen bir yapıya kavuşturuldu. Ayrıca, akarsu kenarında yer alan ve yörede var olan ani/yüksek rakım artışı probleminden etkilenmeyen alan, ulaşılabilir ve avantajlı konumu dolayısıyla bölgenin yakın zamanda olası turizm koridoru odaklarından biri hâline gelebileceği göz önünde bulundurularak tasarlandı.
Yeşille Harmanlanmış Düz Yapısal Alanlar...
Rize Güneysu Millet Bahçesi; koşu ve yürüyüş parkuru, çocuk oyun alanları, giriş plazası-meydan/toplanma alanları, giriş totemi, yöresel ürünler açık pazarı, piknik alanları, ağaç altı- asma altı dinlenme alanları, kamelyalı dinlenme alanı, ahşap platformlar/ortak sohbet alanları, serbest etkinlik çayırı, açık eğitim ve aktivite alanı, kent bahçeciliği (mikro tarım alanları), tıbbi ve aromatik bitkiler bahçesi, tematik bitki tarhları/şifalı bitki yatakları, ağaçlı meyve bahçeleri, mevcut yoğun bitki örtüsünün beslendiği koruluk-inziva mekânları ve 23.000 metrekarenin üzerindeki /çayır alanlarıyla zengin içeriğe sahiptir. Ayrıca, millet kıraathanesi, cami, değirmen kafe ve teknik hacimleri içeren mimari yapılarıyla 1.500 metrekarenin üzerinde kapalı alana sahiptir. Aktif açık yeşil alanların yanı sıra ilçenin büyük bir bölümünü oluşturan engebeli ve dağlık arazilerin alternatifi olarak toplanma, tören gibi etkinliklerin gerçekleştirilebileceği, yaşlı ve engelli kullanımına olanak sağlayan, yeşille harmanlanmış düz yapısal alanlar özellikle tasarıma entegre edildi.
Ana gayesi kent, yöre, bölge, ulus ölçeğinde “Açık-Yeşil Alanlar” üretmek olan bir girişimin, öncelikle ülkemiz adına çok önemli ve değerli bir adım olduğunu belirtmeliyim. Pandemi sürecinde bir kez daha ortaya çıktı ki varlığına her daim ihtiyaç duyulan şey, doğal çevredir. Çünkü toprak, su ve yeşil, geçmiş olduğu kadar aynı zamanda gelecektir de. Bu düşünceden hareketle doğru üretildiği, doğru yönetildiği ve doğru işletildiği takdirde dünya standartlarıyla yarışacak kent parklarımız, ulusal parklarımız olacaktır.